SAHABİ KAVLİ
Hz. Peygamber’e yetişmiş, ona iman emiş ve onu görmüş olan herkese “sahabî” denir. Çoğulu “Sahabe” ve “ashâb” gelir. Fıkıh usulü bilginleri Hz. Peygamberle görüşmenin örfen “arkadaş” diye anılabilecek ölçüde, uzunca bir süreyi kapsaması gerektiğini söylerler.
Çoğunluk İslâm hukukçularına göre, sahabe kavli; re’y ve ictihad ile kavranamayacak bir konuda ise bir delil teşkil eder ve bağlayıcı olur. Çünkü böyle bir görüşün, Hz. Peygamber’den duyulan bir bilgiye dayanması kuvvetle muhtemeldir. Hanefilerin, en kısa hayız süresinin üç gün oluşunu İbn Mes’ud (r.a)’a, en uzun hamilelik süresinin iki yıl oluşunu ise Hz. Aişe (r. anha) ye ait sözlere dayandırmaları buna örnek gösterilebilir.
Ebu Hanife, ictihad yaparken izlediği metodu şöyle belirtir: “Allah’ın kitabındakini alır, kabul ederim. Onda bulamazsam Rasulullah’ın mutemed alimlerce malum, meşhur sünnetiyle amel ederim. Onda da bulamazsam ashabından dilediğim kimsenin reyini alırım, toptan terketmem... Ancak iş İbrahim en-Nehai, Şa’bi, Hasan el-Basrî ve Ata gibi tabiilere gelince, ben de onlar gibi ictihad ederim.”100
(kaynak : Hamdi Döndüren).
|