Tarif:
-------------
Hadis, İslam dininde, Hz. Muhammed (S.A.V.)'in değişik olaylar ve sorunlar karşısında inananları aydınlatmak, veya Kur'an'ın bazı ayetlerini daha açık bir dille ifade etmek için söylediği sözler bütünüdür.
Hadis'in içerikleri, genel olarak, aslı içeriği olan 'Metin' ve Ravi (rivayet edenler)'nin adlarını sıralanan 'İsnâd' olmak üzere iki bölümden ibarettir. Hadis alimleri Hadis kavramını "Peygamber'in söz, fiil ve takrirleri" şeklinde tarif ederler.
Hadis, dinî bilim olarak , bu çerçeve içinde, Hz. Muhammed (S.A.V.)'in sözleri ile davranışlarını, eylemlerini aktaran bilgileri derleyen, bu bilgileri yazılı bir biçimde düzenleyip sınıflandırarak inceleme çabasına karşılık gelir
Kapsamı
-------------
1. Hz. Muhammed (S.A.V.)'in (Kur'ân-ı Kerîm'de tesbit edilmiş olan vahyin dışında) söylemiş olduğu rivâyet edilen sözleri,
2. Onun yazdırmış olduğu mektuplar ve evrâk,
3. Peygamberin vasıflarını haber veren rivâyetler,
4. O'nun bir olay karşısında izhâr ettiği tutumunu ve tavrını anlatan rivâyetler,
5. Peygamber'in hâl-i hayâtında vuku bulmuş bir olaya şâhid olanların rivâyetleri,
hadis ilminin ve hadis teriminin kapsamını oluşturur.
Türleri
-------------
Hadis ilminde hadisler ravisine, senedine, doğruluğuna, geliş şekline göre sınıflara ayrılır. Esas olarak üç hadis türü vardır:
Sahih hadîs: Ravi ve senet itibariyle kesinlikle şüphesiz gelen hadisler.
Hasen hadîs: Mana itibariyle mümkün fakat ravi itibariyle sahih hadis seviyesinde olamayan hadisler.
Zayıf hadîs: Senedinde ve metninde bir illet bulunan hadisler.
Uydurulmuş sözlere ise mevzu denilmektedir. Çünkü bunların uydurma oldukları isnad zincirinde raviler arası zaman uyuşmaslığı veya konuların dini hükümlere hilafı söz konusudur. Bunlar Hak dini bozmak ve fitne çıkarmak için uğraşanların uydurdukları sözlerdir. Ama uydurma oldukları isnad zincirlerinden ve dini konulara hilaflarından hemen anlaşıldığından Peygamber Efendimizden günümüze kadar hiç bir devirde SAMİMİ MÜSLÜMANLAR tarafından hiçbir şekilde itibar olunmamışlardır ve olunmayacaklardır. Uydurmalar, boş hedeflerde koşanların apaçık bir kargaşa ve bozgunculuk batağına saplanmalarına sebep olan ve Dünyevi çıkarlar düşünen Kötü Niyetli kişilerin çalışmalarıyla ortaya çıkar. Ama Samimi bir Müslüman için dini kaynaklar net ve apaçık ortada olduğu için bu tür kargaşalara hiç bulaşmaz.
Hadis, Kur'an'dan sonra ikinci kaynaktır. Kur'an'ın tefsirinde hadis başlıca kaynaktır. Hadis, sünnetin yaslandığı kaynaktır. İslam mezheplerinin doğuşunda, hadisler, birer fıkıh usulü kaynağı da sayılır.
Hadis İlmi
--------------
İslam'da Kütüb-i sitte denilen temel hadis kitapları:
1. İmam Buhari
2. Müslim
3. Ebu Davud
4. Tirmizi
5. Nesai
6. İbn Mace'nin uzun ve zorlu araştırmalar sonucu yazdıkları kitaplardır.
Buhari ve Müslim'e sahihayn denilir, Sahihleri ile meşhur iki hadis yazarıdır. Diğer dört hadis yazarının kitapları Sünendir. Diğer hadîs kitabı türleri: Cami, Müsned, Mucem, Müstedrek, Mustahrec, Cüz, Tabakat.
Hadîs ilimleri usul ve esastan meydana gelir: Usuli Hadis, hadislerin ravisini, senedini, metnini araştıran ilim dalıdır. Hadisi kimin rivayet ettiğini, hadisin kesintili olup olmadığını, metnin doğruluğunu araştırır. Alt ilim dalları vardır.
1. Cerh ve Ta'dil, raviyi kabul (cerh) veya reddi (tadil) ele alır.
2. Rical, ravilerin hayatını ele alır.
3. Hadis ihtilafı, birbiriyle çelişen hadisleri karşılaştırır.
4. İlelilhadis, hadisin doğruluğunu zedeleyen gizli noktaları aydınlatır.
5. Garibulhadis, hadislerde geçen terimleri araştırır.
6. Nasih ve Mensuh, hükmü kalkmış hadisleri araştırır.
7. Kutsi hadis, Bunlara İlahî hadisler Rabbanî hadisler de denir ki; Manası Allah'a ait ifadesi yani sözü Peygambere (sas) ait olan hadisledir. Bir mesele İlham veya Rüya yoluyla Peygambere bildirilir bunu peygamber kendi lisanı ile ifade eder.
Hadisi Tarihi Gelişimi:
----------------------
Sahabilerin Sahife denilen hadis mecmuaları vardır. Halife Hz. Ömer bin Abdülaziz, 582-644,tüm hadislerin toplatılmasını emretti, Hadis rivayet edenlerden şahidler istedi, Ve çok titiz bir çalışma gerçekleştirdi. Bundan yaklaşık 150 yıl sonra İmam Buhari (816-878) her yeri dolaşıp Hz. Ömer'in emriyle dikkatle toplanmış olan hadis kitaplarının sahiplerini ziyaret ederek hadisleri titiz bir çalışmayla topladı. Buhari (Allah ondan razı olsun) bahsedilen hadisleri topladığında hadis nakleden Ashab-ı Kiram vefat etmiş olduklarından dolayı onların hayatları hakkında da akrabalarından bilgiler topladı. Ve böylece, toplamış olduğu 600 bin civarındaki hadislerin doğruluğunu tespit etmek için isnad zincirleri ve Kur'an hükümleri doğrultusunda bütün hadisleri adaletten hiç taviz vermeden tek tek inceledi, isnadında veya manasında en ufak şüphe bulunan tüm hadisleri eleyerek meşhur Sahihini yazdı. Böylece Usul-i Hadis ilmi de meydana gelmiş oldu. Ve tüm Alimler bu eseri ve Buhari'nin şahsi kişiliğini tetkik ederek geçerliliğini hep birlikte kabul ettiler.
İslam bilim geleneğinde tefsirin hadise olan ihtiyacı, hadisin tefsire olan ihtiyacından fazladır denilmiştir. Bu nedenle hadis çok önemli bir dini kaynak olmuştur. Fıkıh ve tefsirin vazgeçilmez kaynağıdır.
Fıkıhın dayandığı unsurlar; Kuran, Hadis, İcma, Kıyas, Örf ve Maslahat. Zamanla inanç ve eylemde mezhepler belirince İslam, Sünni ve Şii olarak iki ana akıma ayrıldı. Esasında bunlar arasında uzlaşmaz çelişkiler yoktu, ayrılık siyasal yöndeydi. Halifelik Ali'ye verilmemişti, Ehli Beyte zulüm yapılmıştı. Şiilik veya Şia bu inançla doğdu. Halbuki Peygamber Efendimiz (S.A.V.), kendisinden sonra halife olacak kişileri, vefat etmeden evvel sırasıyla bildirmiştir. Ve bu, bu problemi tamamen çözmektedir. Hukuki birçok meselede Hanefi, Şafii, Maliki, Hanbeli mezhepleriyle olan görüş ayrılıkları ise esasta değil sadece teferruattadır.
Hadis Ehli, peygamberin hadislerini toplayıp buna göre hayatını düzenleyenlerden oluşuyordu. 11. yüzyılda Kelam bilimcileri ile Hadis Ehli arasında tartışmalar çıktı. Akıl ile nakil tartışmalarına izleyen dönemde felsefeciler de karıştı. İmam Gazali Hazretlerinin üstün gayreti ile ile bu tartışmalar son buldu. Osmanlı'nın çöküşü sırasında da bu tartışmaların körüklendiği dikkat çeken bir konudur. Bütün Dini Kaynaklar kesin ve net olarak ortada bulunmasına rağmen, ellerinde Hz. Ömer veya Buhari gibi imkanları bulunmayan günümüz insanlarının yenilik çabalarına girmeleri ise gerçekten akla ve mantığa ters bir tutumdur.
Hadis Terimleri
------------------
Sünnet: Peygamberin hayat tarzı ve dini mirası, hüküm çıkarılan hadisler, peygamberin, sonra ashabının, sonra tabiinin, sonra ümmetin örnek aldığı usul
Sünnetullah: Allah'ın hükmü ve yasaları
Metluv vahiy: Kuranı Kerim
Gayri metluv vahiy: Hadisler
Siret: Peygamberin hayatı, ahlakı, dış görünüşü (çoğulu siyer)
Hadis: Peygamberin söz, iş ve takrirleri, ayetlerin tefsiri, haber, Kuran'ın tatbikatı, vahyi gayri metluv
Eser: Ashabın sözlerinin de içinde olduğu hadis
Haber: Kuran, hadis, ashab ictihadı ve diğer bilgilerin tümü
Ashab: Peygamber zamanında yaşayıp, onunla görüşmüş, müslüman ve aklı başında insanlar
Tabiin: Ashab zamanında yaşayanlar
Tebeut Tabiin: Ashab-ı Kiram Hazeratını görememiş fakat Tabiin zamanında yaşayanlar.
Mütevatir: Peygamber zamanına şahit olmuş kişilerin ittifakla bildirdikleri hadisler
Meşhur: Peygamber zamanında değil, tabiin ve sonrakilerce tevatürle nakledilmiş hadisler
Vahid Haber: Bir veya birkaç kişinin naklettiği (fıkıhta delil hükmüne geçmez)
Gayri sahih: Karışık söz, neshe uğramış (zayıf ama uydurma değildir)
Mevzu: Uydurma, gerçek dışı (nakli bile günahtır)
İstinbat: Hüküm çıkarma
Muhaddis: Hadis bilimci (hadislerin anlamından çok ifade ve sağlamlığına bakar)
Fakih: Hadisin sebebi, siyakı, maksadı ve delaleti ile meşgul olan kişi
İsrailiyat: Mevzu söz, uydurmalar
Sıhhat: Hadiste aranan doğruluk şartı (akla aykırılık, Kurana aykırılık, İslam'ın ruhuna aykırılık, fıtrata ve tabiata aykırılık, tarihe aykırılık yönünden)
Kezzabin: Yalancılar
La tectemiu ümmeti aled dalale: Ümmetin, dalalet üzerinde birleşmeyeceğini ifade eden cümle (topyekün herkes hata yapamaz anlamında)
Nesh: Bir hadisin diğerinin zorluğunu hafifletmesi
Rivayet: Dedi, rivayet etti, haber verdi, bildirdi ifadeleriyle belirli kişilerin belirli şartlarla bir metni kaynağına götüren zincir
Tedvin: Derleme
Dirayet: Ebu Hanife'nin sıhhat için mana rivayetini kabul etmemesi, söz zincirinde ravinin şurasını hatırlamıyorum dediği durum, usul ve metin incelemesi, Ebu Hanife'nin 17 hadise tam intibakı.
İmla: Söyleyerek yazdırma
Tevsik: Doğruluğu kanıtlama
Yemin: Hadis rivayet edene önce yemin ettirmek (Halife Hz. Ali'nin uyguladığı bir yöntemdir)
Sika: Güvenilir
Garib: Şaz, bir kişiden gelen nakil
Hz. Muhammed (S.A.V.)'in Hadis Hakkında bir Hadisleri
“Benim hakkımda yalan söylemeyin. Zira benim üzerime yalan uyduran cehenneme girer.(Buhari, İlm 38)
|