İNCİL:
İncil, Hz. İsa’ya indirilen ilahi bir kitaptır. Kur’an-ı Kerim’de Hz. İsa ve İncil ile ilgili geniş bilgiler bulunmakta, Hıristiyanların değişikliğe uğrattığı yerleri açıklanmaktadır. Ayetlerde şöyle buyurulur:
"... Allah’a iman ettik, bize indirilen Kur’an’a, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve oğullarına indirilenlere, Musa’ya, İsa’ya ve Peyamberlere Rablerinden verilenlere de inandık”90
Kur’an-ı Kerim, İncil’i Hz. İsa’ya verilişi bakımından kutsal sayar ve onun bir nur olduğunu açıklar: “Arkalarından da izlerince Meryem oğlu İsa’yı Tevrat’ın bir tastikçisi olarak gönderdik. O’na da içinde bir hidayet, bir nur bulunan İncil’i ondan önceki Tevrat’ın bir tasdikçisi ve sakınanlara bir hidayet ve öğüt olmak üzere verdik”91
Ancak ayette nitelikleri belirtilen bu yol gösterici, aydınlatıcı ve Tevrat’ı tasdik edici ve öğüt olan İncil nerededir? Hıristiyanlar Hz. İsa’nın kendilerine tebliğ etmediği “Mesih, Allah’ın oğludur” gibi sözleri kendi ağızlarıyla uydurmuşlardır.92 Allahü Teâlâ onların sapma noktalarını şöyle haber verir: “Gerçekten, Allah, Meryem’in oğlu İsa’dır, diyenler kâfir olmuşlardır. Halbuki İsa şöyle demişti: “Ey İsrailoğulları, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin. Çünkü kim Allah’a eş katarsa, şüphesiz Allah ona cenneti haram kılar. Onun varacağı yer ateştir. Zalimlerin hiçbir yardımcıları yoktur.”93 “Şüphesiz, Allah, üçün üçüncüsüdür, diyenler, (Allahü Teâlâ’ya Meryem ve İsa’yı da ortak katanlar) kâfir olmuştur. Halbuki bir tek Allah’tan başka ilah yoktur.”94
Diğer yandan yahudi bilginlerinin ve Hıristiyan rahiplerinin menfaat sağlamak için Allah’tan kendilerine indirilmiş olan kitapları değiştirdikleri Kur’an-ı Kerim’de bildirilir.95
Hz. İsa İbranice konuştuğu için, İncil de onun konuştuğu dil ile gelmiştir. Ancak bugün Hz. İsa’nın diliyle bir İncil yoktur. Hıristiyanların ellerinde Ahd-i Cedîd adıyla anılan sekiz kişi tarafından yazılmış değişik risaleler bulunmaktadır. Bunlardan dört tanesi İncil diye adlandırılır. Bunlar Matta, Markos, Luka ve Yuhanna’ya isnad edilir. Kendi aralarında çelişkilerle dolu olan bu nüshaların nerede ve ne zaman yazıldıkları da Hıristiyanları uzun süre meşgul etmiştir.
Hz. İsa’dan 325 yıl sonra İznik’te toplanan bir konsülde bin’den fazla iştirakçinin sadece 318’i Hz. İsa’nın tanrılığını kabul etmiş ve pek çok İncil nüshalarından yukarıda isimlerini verdiğimiz dört tanesini resmi nüsha olarak benimsemiştir.
Bugün hıristiyan dünyasınca kabul edilen Yeni Ahid; dört İncil’le, bir kısım mektupları kapsamaktadır. İncil ve Tevrat’ın bu şekilde asıl orijinal nüshalarından mahrum oluşu ve ana noktalarda vahiyden uzaklaşması, yahudi ve hıristiyan din adamlarının görüş ve yorumlarına ağırlık kazandırmış, ancak bu dinler, toplumun ihtiyaçlarına cevap verme özelliklerini de kaybetmişlerdir.
(kaynak: Hamdi Döndüren).
|